web analytics

25 Nisan 2024, Perşembe

Yenilenecek 1618 sayılı yasa ile ilgili uyarı ve öneriler

Yenilenecek 1618 sayılı yasa ile ilgili uyarı ve öneriler

1618 sayılı Seyahat Acentaları Birliği yasasında yapılması düşünülen değişiklikler hakkında (önümüze Türsab yönetimi tarafından konulan bir taslak olmadığı için) duyumlara dayanan iddialar arasında yeni kurulacak seyahat acentalarının Bakanlığa vereceği teminatın 400bin tl, (bir başka iddia ise rakamın 1 milyon tl) olacağıdır.

Bu teminatın gerekçeleri arasında “her önüne gelenin Seyahat acentası sahibi olmasının önüne geçilmesi”. Bir başka gerekçenin de Seyahat acentasının işlevini yapmaması ya da yapamamsı durumunda bu teminatın ,tüketiciyi acentalara karşı koruması olarak gösteriliyor.

İhtiyacın çok üzerinde seyahat acentasının açılmasının önüne geçme isteği anlaşılabilir, gerekli olabilir, Ancak bu engelleme yöntemi ‘’büyük sermayeye sahip olma” gibi bir koşula bağlanırsa, sektörde bilinçli ,bilgili,deneyimli insanların değil, parası olan insanların hakim olacağı bir yapı getirilirse bu sektörün gelişmesini engeller.Bilgi,deneyim değil, sermaye sektöre hakim olur. Bunun kabul edilebilecek hiçbir yanı yok. Ekonomik boyutu dışında bir başka yönü dikkate alınmamış bir yasanın kimseye yararı yoktur.

Yasada değişiklik çalışmalarına başlayan TÜRSAB’ın yeni yönetiminin; ‘Yeni acenta açmanın zorlaştırılması’ ,yeni acenta açma maliyetinin en az 400 bin liraya çıkmış olmasının tekelleşmenin önünü açmakla kalacağını ancak mevcut hiçbir sorunu çözmek gibi bir işlevi olmayacağını, yeni sorunları doğuracağını bilmesinde yarar var..

BOOKİNG.COM‘A KARŞI ÇIKAN BİR ZİHNİYETİN BU YASAYI ONAYLAMASI DOĞRU DEĞİL”

“Burada amaç tüketiciyi korumak gibi görünse de aslında bu tüketiciyi de korumuyor.

Şimdi burada ‘bunu niye yapıyorsunuz?’ sorusuna doğru yanıtı vermek lazım:

Kimi koruyor ,kimden yana bir yasa oluşturma çalışmasıdır bu.?

Seyahat acentasını koruduğunu iddia edebilen var mı?

400.000 tl,ya da kimilerine göre bir milyon tl teminat, neyi,hatta hangi tüketiciyi korumaya yeterlidir.

Yılda 500.000 kişiye hizmet veren bir seyahat acentası,kimi bayramlarda aynı anda 8-10 bin kişiye yurt içi ve dışında hizmet verebiliyor.O kuruluşun mali açıdan sıkıntıya girdiğinde o 400 bin ya da bir milyon tl teminat acaba hangi tüketiciyi koruyabilecektir. 5000 kişiye adam başı 100 tl geri ödeme yapsanız 500bin tl eder, tura giden en az bin lira ödeme yaptıysa nasıl o tüketici bu teminat ile korunacak?

Demek ki tüketiciyi de bu teminat koruyamıyor.

Yapılması gereken teminatı tamamen kaldırmaktır.bakanlığın kasasında acenta başına 5-7 bin tl nin duruyor olması bu güne kadar hangi sorunu çözmüştür?

Seyahat acentasını bu teminat koruyor mu?

Olaya bir başka açıdan bakalım.

Seyahat acentasının gönderdiği yolcuyu alamayan, almayan, ödemeyi önceden yaptığı halde müşterisi kabul edilmeyen acentayı koruyacak bir otelci teminatı var mı?

Seyahat acentasını potansiyel kap kaçcı gören bu anlayışı kabul etmiş görünen bir TÜRSAB düşünemiyorum.üyesini tüketiciye karşı koruma içgüdüsü acba nereden kaynaklanıyor?

Dünyanın her tarafında koruma ‘’sigorta sistemi’’ yoluyla sağlanıyor.

Tekelleşmenin önüne geçme gereği , haksız rekabeti önleme gereğini duyan TÜRSAB, booking.com konusunda doğru bir adım atarak lehlerine sonuçlanan bir kararı mahkeme kararı ile almışken, sayın Bakanın da böyle bir kararın yanında olduğunu bilirken şimdi aynı konuda başka tekelleşme eğilimi,isteği taşıyan kuruluşlara olanak tanımamak lazım.. Örneğin booking.com Türkiye’de vergi vermeden,Türk seyahat acentalarının tabi olduğu ticari yasaları ,kuralları göz ardı ederek arkasındaki finansal kaynaklara güvenerek piyasayı ele geçirme girişiminde ısrarlı. .

Haksız rekabete dur diyen Türsab, büyük finas desteği olan kuruluşlara küçük boyutlu acentaları yem edecek bir girişime olanak tanımaması lazım. Üç, beş acenteyi bırakıp gerisini silme çabasına giriyorlar türü eleştirilere mevcut yönetimin çanak tutuyor görüntüsü vermemesi gerekiyor. Eğer tüketici korunuyorsa sigorta var zaten. Kısacası booking.com‘a karşı çıkan bir zihniyetin bu yasayı onaylamasına ihtimal vermiyorum.

Bu tür parasal engeller ile yeni girişlerin azaltılması yolu da sağlanamaz. Seyahat acentası kurmak isteyen kişi o kadar teminatı vermek yerine ,mevcut acentalardan birini satın alarak bu sorunun da üstesinden gelebileceklerdir. Bu sadece mevcut acentaların değerini bir nebze artırmaya yarar.Mevcut acentaların teminatlarında bir artışa gidilmeyecek olmasının rekabet kanunu gereği iptal edileceği açıktır. Ya mevcut acentalarında teminatı o noktaya çekilecek, ya da bu tür yeni girişlere yönelik miktarlar talep edilemeyecek.

SEKTÖRE DENEYİM YERİNE PARASI OLAN HAKİM OLACAK
Acente kurmanın teknik aşamalarının, yöntemlerinin geliştirilmesi gerek. Yani koşullar ortaya konulmalı. Örneğin, insanları deneyimine göre değerlendireceksin, sertifika sistemi getireceksin bir bonservis uygulaması benzer düzenleme sonucu hak edenler kurdukları şirketin çoğunluk hissesine sahip oldukları sürece seyahat acentası belgesine o kuruluş sahip olabilecektir…. türü uygulamalar üzerinde kafa yorulması daha doğru olacaktır.

YENİ YASA HEM OTELCİYİ HEM REHBERLERİ ,ACENTELERİ DE DİĞER AKTÖRLERİ DE KAPSAMALI.

TÜRSAB bu yasanın sorunları ileriye taşıyacak bir yasa olmamasını istiyorsa geçmesini istiyorsa üyelerinin desteğini almak adına taslak tartışmaya açılmalıdır. Ortada olmayan bir taslak üzerinde ‘’Ne olmasını istiyorsunuz, nasıl bir yasa olmasını istiyorsunuz…’’ gibi, iyiniyetli olduğundan hiç şüphe duymadığım çalışmalar bir sonuç vermeyecektir.

Taslak metin tartışma açılıp yazışmalar her üye görülebilir durumda yayınlanmalı, son çalışma ise Genel Kurulda üyelere sunularak madde madde oylanıp kabul edilecek taslak bakanlığa sunulmalıdır. Aksi halde söylentiler doğru ise gerçekten vahim tablo ile karşı karşıyayız. Kimse kendini güvencede hissetmesin.

Yeni yasada otelciyi, tüketiciyi koruyan bir şey var ama acenteyi koruyacak bir şey yok.

Tüketiciyi koruyan onlarca yasa varken Seyahat Acentalarının Birliğinin temel kaygısı, üyesinin işlerini güvenlik içinde yürütmesinin koşullarını oluşturacak bir yasa taslağı üzerinde çalışmak olmalıdır.

Otelci, rehber ve acentenin birbirlerinin olmadığı bir yasanın hiçbir önemi yoktur.. Çünkü tek yapıyı yasanın içine almak işleri çözmüyor, sorunlar sürüyor. Turizm hareketine de bir katkı sağlamaz. Üçünün bir arada olduğu ve daha pek çok bileşenin yer aldığı bir yasa oluşturulması lazım. Bu üçünü kapsamayan yeni bir yasa sorunlara çözüm olmayacaktır.

Yarın robotların yönetiminde bir satış pazarlama işlevinin tüm sektöre hakim olacağını, aracıların elimine olacağını, sadece bire bir servis veren turizm kuruluşlarının sahnede kalacağını bilerek yeni bir kanun çalışması yapmalıyız.bu günün en büyük tur operatörlerinin yarın arşivlerde adının kalacağını unutmamaız lazım.Geleceği iyi okuyabilen yöneticilerin yarının dünyasında kurumlarını var edebileceğini, yaşatabileceğini bilmeliyiz.

Deniz Tüfekçi