web analytics

Tanıtım politikalarında ciddi değişikler geliyor

Tanıtım politikalarında ciddi değişikler geliyor

Üç günlük güneydoğu gezisinin ardından Sözcü gazetesinden Özlem Gürses’a konuşan bakan Mehmet Ersoy, “Herkes bize akıl veriyor, haklısınız… Ama kimse, ‘Komşun kim?’ diye sormuyor. Bence en önemli sıkıntımız Türkiye’nin karşı karşıya olduğu jeopolitik sorunlar. Avrupa’da bir şey yapmak kolay, adamın komşusu Avrupalı ülkeler. Türkiye’nin yanı başındaki komşularla bu işi yapmak çok zor.

Buna rağmen Türkiye bir yere gelmeyi başardı. Terörle mücadele dünyanın en zor işi, mülteci akınıyla bile başa çıkamadı Avrupa. Bence biz okyanusu aştık, bundan sonrası daha kolay.” açıklamasında bulundu.

Turizm eğitimi ile ilgili önümüzdeki ay önemli bir adım atacaklarını açıklayan Mehmet Ersoy, “Milli Eğitim Bakanlığımız ile ortak bir proje açıklayacağız. Bizi heyecanlandıran, turizm eğitimine yönelik bir işbirliği. Çok hızlı hayata geçirip, çok hızlı da sonuç alacağımız bir çalışma” ifadelerini kullandı.

Bakan Ersoy, iş birliğinden beklentileri ile ilgili olarak ise “Türkiye’de turizm okullarına gidenler son seçenek olarak bu bölümleri yazıyorlar ve yüzde 80’i de mezuniyetten sonra bu işi yapmıyor. Oysa biz tutkuyla bu işi yapmak isteyen insanlar yetiştirmek istiyoruz. Göreceksiniz, başaracağız. Ekimde güzel haberler vereceğiz size.” dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı oldukta sonra Ankara’da bir ev tuttuğunu ve eşi ile iki oğlunun İstanbul’da yaşadığını kaydeden Mehmet Ersoy, “Ankara’da küçük bir ev tuttum. Eşim ve iki oğlum İstanbul’da, onları çok özlüyorum. En zorlandığım konu bu” şeklinde konuştu.

Bakanlık teklifini hiç beklemediğini belirten Bakan Mehmet Ersoy, “Doğrusu hiç beklemiyordum. Ben Sayın Cumhurbaşkanı ile sadece bir kez bir araya geldim. Kendisi bizim şirketimizde yaptığımız vizyoner işleri duymuş. Fikrimi almak için Beştepe’ye davet etti. Bir saat 15 dakika ikili bir toplantı yaptık. Sonrasında adımı bakanlar listesinde gördüm.” açıklamasında bulundu.

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, bakanlıktaki insan kaynağı ve kendisinin çalışma tarzı ile ilgili olarak, “Uyum sağlamaya çalışmadım açıkçası. Bu göreve gelirken bize şöyle denildi; ‘Değişmeniz için değil, değiştirmeniz için getirdik…’ Ben de bunu yapmaya çalışıyorum. Bakanlıkta 28 bin arkadaşımız var. Hızıma ayak uydurabilen kadrolarla çalışıyoruz. Hızımız daha da artacak çünkü yapacak çok işimiz var. Temel yaklaşım olarak ‘Niçin yapılamaz’ değil ‘Nasıl yapılabilir’ diyoruz. Bunun bütün gerekliliklerini de uyguluyoruz.” dedi.

Türkiye’nin ziyaretçi sayısında rekor kırdığını ifade eden bakan Mehmet Ersoy, “Ancak, gelirde istediğimiz yerde değiliz. Yine de geçen seneye oranla gelirde ciddi bir artış var. Fakat kişi başı gelirimiz hala çok düşük. Gelen turistin niteliğini, buna bağlı harcama kapasitesini artırmamız gerek. Amacımız kişi başı geliri de artırıp daha büyük hedeflere koşmak. Bu yıl turizm gelirleri Gayri Safi Milli Hasıla’nın % 4’ünü oluşturuyor. Bizim hedefimiz 5 yıllık bir planlama içinde bunu yüzde 8’e getirmek.” şeklinde ifade kullandı.

İlk 5 yıl hedefi için “50 milyon turist, 50 milyar dolar turizm geliri yetmez” ifadelerini kullanan Mehmet Ersoy, önümüzdeki 5 yılda turizm gelirini iki katına çıkarmayı hedeflediklerini söyledi.

Bakan Mehmet Ersoy, Sözcü gazetesinden Özlem Gürses’in yönelttiği diğer sorulara ise şu yanıtları verdi:

Dolar kuru meselesi size nasıl yansıyor? Bizzat siz de çok eleştirildiniz şirketlerinizde dolar fiyatlaması devam ediyor diye…

İnsanlar eksik bilgiyle konuşuyor. Dövizle fiyat veren, yurtdışı turlar satan şirketlerimizin çalışanları bile dövizle maaş alıyor. Yurtiçi operasyonlarımızın tümü TL. Otel müşterimizin de yüzde 80’i yabancı ziyaretçiler. Onlara da döviz üzerinden fiyat veriliyor. Türk müşterilerimiz ise hem yüzde 15 avantajlı hem de TL üzerinden ödüyorlar. İşin gerçeği bu.

Her alanda olduğu gibi turizm alanında da küçük ölçekli işletmeler sıkıntıda…

Sektörün yüzde 1’i bu tür işletmelerden oluşuyor. Çoğu da ne yazık ki özsermaye ile değil, ciro ile bu işe girmişler. En büyük sıkıntıyı şu anda onlar yaşıyorlar ne yazık ki… Ciro ile bu işe girmek doğru bir yaklaşım değil.

Turizm her şeyden etkilenen bir sektör. Ama Türkiye’nin kendine ait gerçeklerini de yok göremezsiniz. Tanıtım politikalarında çok ciddi bir değişikliğe gidiyoruz, bunu görecek, hissedeceksiniz yılbaşında. Bu işte çok başarılı olan kurumlarımız var, onlarla da çalışacağız, profesyonel kişilerle de çalışacağız. Algı yönetiminde başarılı olmuş güçlü şirketleri, lobicilikte uzman isimleri gönüllülük esasıyla bakanlığımıza çağıracağız.